14 Ocak 2009 Çarşamba

The Curious Case of Benjamin Button...

Daha geçen haftaya kadar, "Şunun şurasında Oskar törenine 1,5 ay kaldı, ortada doğru düzgün film bile yok, acaba ben mi bişeyleri kaçırıyorum" diye hayıflanırken, resmen bir sağnağın altında kaldım. Her akşam 1 tanesini seyretsem, sanırım 2 hafta hiç bişey yapmamam gerekecek :))Ama kendim kaşındığım için şikayet yok.

Dün akşam zor bir günün arkasından kendime seyir zevki yaşatacak bir film ararken, biraz da Milliyet Blog'daki yazıma, Yumaba'nın yazdığı yorumda yaptığı tavsiyeden yola çıkarak "The Curious Case of Benjamin Button - Benjamin Button'un Tuhaf Hikayesi" nde karar kıldım. Çok da iyi etmişim.

Filmin 2.5 saat sürdüğünü söyleyerek başlamak istiyorum ve bugüne kadar seyrettiğim en iyi filmlerden biri olduğunu belirterek de devam etmek.

Hikayedeki tuhaflık, Benjamin Button'un yaşlı doğup bebek olarak ölmesinden kaynaklanıyor. Bu zaten filmin tanıtım metninde de yer alıyor, yani böyle söyleyerek büyük sürprizi bozmadım, merak etmeyin. Filmin fantastik sayılabilecek bölümü bu.

Eğer bu anomaliyi saymazsak film özünde acısı tatlısı, aşkları, hüsranları, kayıpları ve kavuşmalarıyla bir hayat hikayesi. Ancak filmi özel yapan senaryonun kurgusu ve daha önce bizlere Se7en ve Fight Club gibi iki muhteşem film hediye etmiş yönetmen David Fincher'in bunu anlatış şekli. Yedire yedire, hiç acele etmeden ama hiç de sıkmadan.

Benjamin Button, bu farklı kurgunun içinde 7 kişi tarafından canlandırılıyor. Elbette en önemli bölümünde de Brad Pitt tarafından. Söylemeden geçemeyeceğim, bugün gazetelerde Angelina ile birlikteliği süresince, ikizlerin eklenmesiyle 6'ya çıkan çocuk sayısıyla oldukça çöktüğünü söyleyenler filmi görmemiş. Tek kelimeyle "Taş" gibi. Hem fiziksel, hem de oyunculuk açısından.

Diğer başrolde Daisy'yi oynayan Cate Blanchett'ı seyrederken, son 3 senede Oskar'a niye 4 kez aday olup 1 kez de kazandığını bir kez daha anlıyoruz.

Geçen sene Michael Clayton'daki rolüyle En İyi Yardımcı Kadın Oyuncu Oskarı'nı alan, aksanından asaletine saf ingiliz Tilda Swinton ve Julia Ormond diğer önemli rollerde.

Filmi izlerken değişen mekanlara, zaman zaman ağır felsefe içerek diyaloglara ve Daisy'nin yaralanması öncesindeki ilişkiler zincirine özellikle dikkatinizi çekmek istiyorum.

İlgilenenler için filmin IMDB puanı 8,5 / 10.

0 yorum:

Blog Widget by LinkWithin

Etiketlerim..

...

"Hayat, özellikle, yazılanları okumak, çekilenleri seyretmek ve tabii ki pişirilenleri yemek için çok kısa, biraz koşmak lazım... "
myspace graphics

Free Counters

Hayatın İçinden...

 

Divitim... | Creative Commons Attribution- Noncommercial License | Dandy Dandilion Designed by Simply Fabulous Blogger Templates